"Gerçek" kavramının artık tamamen buharlaştığı bir döneme girdik. OpenAI'nin yeni video üretim modeli Sora ile birlikte, sadece gerçekliğin sınırlarını değil, hayal gücümüzün sınırlarını da yeniden çiziyoruz.
Bir zamanlar "video yalan söylemez" derdik. Kameranın objektifinden geçen her şey, gerçekliğin tartışılmaz bir kaydıydı. Şimdi ise? Birkaç kelime yazıp Enter tuşuna basarak, hiç var olmayan anları sanki yaşanmış gibi görüntüleyebiliyoruz. Bu yalnızca bir teknolojik atılım değil, gerçeklik algımızın temelden sarsıldığı bir devrim.
Geçenlerde bir video izledim: Bir dinozor, New York metrosuna binmiş, yanındaki yolcularla sohbet ediyordu. Sahte mi? Elbette. Ama işin asıl çarpıcı yanı, bu sahteliğin artık neredeyse önemsiz hale gelmesi. Metropolitan müzesinden kaçmış bir T-Rex'in günümüz New York'unda kaybolduğu senaryosu bir an için bile olsa inandırıcı geldi bana. İşte Sora'nın dehşet verici güzelliği tam da burada başlıyor.
Peki nasıl yapıyor bunu? Sora, yapay zekanın en son harikası GPT ve DALL·E'nin DNA'sını taşıyor. Tıpkı bir dil modelinin kelimeleri anlayıp cümleler kurması gibi, Sora da görüntüleri "anlıyor" ve yeni videolar "kuruyor". Teknik dille ifade edersek, "difüzyon modeli" kullanıyor - yani gürültülü bir videoyu adım adım sizin istediğiniz görüntüye dönüştürüyor.
Bu devasa yapı, milyonlarca video ve görüntüyle eğitildi. Hem kamuya açık veriler hem de özel ortaklıklardan gelen içeriklerle beslendi. Shutterstock gibi devlerle yapılan anlaşmalar, AI eğitmenlerinin geri bildirimleri, sanatçıların ve film yapımcılarının katkıları... Hepsi tek bir amaca hizmet ediyor: Gerçekliği yeniden tanımlamak.
Çocukken babam "televizyonda gördüm" derdi, bir şeyin doğruluğunu vurgulamak için. Şimdiki çocuklar bambaşka bir dünyada büyüyecek - watermark'ları kontrol eden, metadata'yı sorgulayan, dijital adli tıp uzmanları gibi düşünen bir nesil.
Ama bu yeni güç beraberinde ciddi sorumluluklar da getiriyor. OpenAI bunun farkında. Dokuz farklı ülkeden uzmanlar, 15.000'den fazla test gerçekleştirdi. Sistem, kötüye kullanımı önlemek için çok katmanlı bir güvenlik mekanizmasıyla donatıldı. Deepfake içerikten çocuk güvenliğine, yanlış bilgilendirmeden telif haklarına kadar her şey düşünüldü.
İlginç olan şu ki, Sora sadece video üretmiyor - var olan bir fotoğrafı canlandırabiliyor, mevcut videoları uzatabiliyor, eksik kareleri doldurabiliyor. Hollywood'un devasa bütçeli prodüksiyonları bir yanda, birkaç tıkla oluşturulabilen gerçekçi videolar diğer yanda... Yakında hangi görüntünün "gerçek" kamerayla çekildiğini söyleyebilmek imkansız hale gelecek.
60'tan fazla ülkeden 300'den fazla sanatçı ve tasarımcı şu anda bu teknolojiyi test ediyor. 500.000'den fazla deneme yapıldı. Ve her denemede sistem daha da akıllanıyor, daha da gelişiyor. Watermark'lar, metadata bilgileri, parmak izi teknolojileri... Hepsi bu yeni gerçekliği "kontrol altında" tutmak için.
Bu durumda yeni bir okuryazarlık türü geliştirmek zorundayız. Nasıl ki yazılı metinleri okurken bir filtreden geçiriyorsak, artık görsel içerikleri de aynı şekilde değerlendirmeyi öğrenmeliyiz. Ve belki de daha önemlisi, "gerçek" kavramının kendisini yeniden tanımlamalıyız.
İşin ironik yanı, gerçekliğin bu kadar mükemmel simüle edilebildiği bir dünyada, belki de gerçeklik kavramının kendisi anlamsızlaşacak. Önemli olan artık bir içeriğin gerçek olup olmadığı değil, bize ne anlattığı olacak. Sora bize bunu öğretiyor - dijital çağın en büyük paradoksunu: Gerçeklik artık görecelidir.
Not: Bu yazıyı bir yapay zekanın yazdığını düşünüyorsanız... Emin olabilir misiniz? Zaten artık neyin gerçek olduğundan emin olabilir miyiz?
Top comments (0)